Warning: The magic method Vc_Manager::__wakeup() must have public visibility in /home/turkboar/huzunbaz.com/wp-content/plugins/js_composer_salient/include/classes/core/class-vc-manager.php on line 205
Tavan Arası – HÜZÜNBAZ Skip to main content
Sizden Gelenler

Tavan Arası

By 02 Kasım 20072 Comments
Bazı eşyalarımız vardır, önce atmaya kıyamayıp tavan arasına kaldırırız da sonra unuturuz hayal meyal hatırladığımız ve işimize yarayacağına inandığımız bir şeyi aramak için, paslanmaya yüz tutmuş kilidini açarız tavan arasının ve uzun bir ömre ait bütün eski eşyalarımızı orada buluruz, güzel ve çirkin, neşeli ve üzgün.. Hemen bir şey alıp çıkmak için girdiğimiz bu yarı aydınlık ve tozlu mekânda her neye el atsak, bizi gülümseyen bir çehre ile karşılar ve biz hiç farkına varmadan, dimağımıza uzak hatıraların lezzetini bırakarak zamanımızı hızla eleyip geçer.. Birkaç zaman sonra ne aradığımızı tam olarak biz de bilmez olmuşuzdur artık ve orada her neye el atsak bir anıyla karşılaşır, ayrı bir sahneye temas ederiz.. Bir yerlerden bize tanıdık gelen eşyaların kimisi iyiden iyiye pörsümüştür de kimisi hâlâ yepyeni durur.. Onun yeniliği ile bizim sahiplenme duygumuz arasında doğrudan bir bağlantı vardır aslında.. Hatta onu antika değeriyle ölçenimiz yahut insan gerçekliğinin aksine, geçen zamana direndiği için eskisinden de değerli bulmaya başlayanımız bile olur.. Böyle zamanlarda tavan arası, sandık sandık hazineler gibi kıymetli gelir bize ve o sandıkların kapaklarını açmak kadar heyecan verici bir hazzı daha evvel hiç tatmadığımızı fark ederiz.. Her parçası yeni bir medeniyet, her eşyası eski bir kültürdür artık tavan arasının ve orada yolunu şaşırmış zamanın musdarip günleri bir bir dökülür üzerimizden, iksir bulmuş gibi dinç ve tazelenmiş olarak döneriz hayata.. Tarihin loş ve tozlu koridorlarında yaptığımız yolculuk birkaç zaman dudağımızda buruk bir gülümseme olarak yaşar ve zamanla, ufukta kaybolan bir gemi misali uzaklaşır gider hayatımızdan..

Bu satırlar arasında verilecek bir kahve molasında, yahut bir kahve içiminde olsun okunacak bu satırlarda geçmiş zamanların neşeleri ve sevinçlerini, hüzünlerini ve acılarını görmek, hissetmek, yaşamak ve ibret almak, kahve tadında lezzetlerle tanışmak pekala mümkündür, değil mi ?..

(Yazının yanına bir resim arıyordum ama siz okurken çizmişinizdir resimleri..)

2 Comments

  • hüzünbaz dedi ki:

    Yazıyı okudum, resmi çizdim..
    Belki de mümkün olan şeylerle dolu dünya, yaşamaya değecek kadar güzel değildir.. Belki de ters giden bir şeyleri yeniden kurmanın, kurgulamanın bir yolu vardır..

  • nagobuhti dedi ki:

    dilerim çizdiğin resim seni üzmemiştir..yeniden kurduğunda değişen birşey warsa o da sadece tavan arasındakilerdir..işimize yarayacak olan şeyleri ne zamanki tavan arasında değilde yanı başımızda buluruz o zaman yaşamaya değer bir dünyanın içinde buluruz kendimizi..

Leave a Reply to hüzünbaz Cancel Reply

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.