Anlamı üzerinde gibi görünse de, çok derinlere sıkışmış bana göre…
Daha bunun gibi yığınlarca var. İmza: “Özgür Gümüşsoy”…
Kendisini yeni keşfedenlerdenim, okudukça etkisinden kurtulamıyorum ki; burada da dile getirmekten onur duyuyorum. Bir şey var cümlelerinde, bir şey… Nasıl bir şey, nedir, ne değildir bilemiyorum ama bazen sarsıyor, bazen acıtıyor, bazen kendine getiriyor, bazen de uzaklaştırıyor her bir şeyden… Kimi zaman unuttuklarını anımsatıyor insana, kimi zaman hatırlamak istemediklerini unutturuyor. Kitabını aradım taradım bulamadım, bulunmuyor efendim, buna naçizane bir çözüm istiyorum kendisinden. İnternet üzerinden okumanın keyfi başka biliyorum ama o kitabın kokusunu almak, sayfalarını merakla çevirmek, altını çizmek bambaşkadır.
Demem o ki, can damarınız vurulmayı özlüyorsa zaman zaman, okuyun…
Duygu birikimlerin, varsa acıların, sevinçlerin, silah misali kalemin için, her şey için, hepsi için; teşekkürler Özgür Gümüşsoy…
“Sen içimdeki harabenin mimarı, gururla gezinebilirdin enkazımda… Yüreğim ayaklarının altında, sana değmenin mutluluğuna erişebilirdi pekâlâ…”
“Sen hiç kindar bir kalemin, o yaldızla süslenmiş kâğıtları
Ne kadar kanatabileceğine şahit oldun mu bilmem?
Aslında lafı gevelemeye hiç de gerek yok, açıkçası ben;
Bu yarada biraz da senin tuzun olsun istemem…”
Sizin yazılarınız kadar beğenmesemde okumuşluğum vardır kendisini. Bence siz daha iyi yazıyorsunuz. 😉
Bende seviyorum, taktir ediyorum. Kitabını da aldım hatta.
ben en çok seni seviyorummmmmmmmmmmmmmmmm
bu kadar övdüğüne göre bir nedeni vardır, vakit kaybetmeden bakalım.
Senden iyi olduğunu sanmıyorum desem 8)
Uzun zamandır takip ediyorum ben de Özgür Gümüşsoy’u. Gerçekten inceden sızlatıyor insanın içini.
Özgür’ü epeydir takip ederim sizinde söylediğiniz gibi fena yazıları var.. Kitabını çıktıktan bir süre sonra temin ettim ve alır almaz okudum, bazen raftan alır yine okurum bikaç şiir ve öyle cümleler yakalarım ki bunu nasıl kaçırmışım diye kendime kızarım, gerçekten çok değişik bi üslubu var.
“[i]iyi de nasıl anlatılacak o zaman kirpiklerinin altındaki renk panayırı sen söyle..[/i]” ög.
aşk topuğundaki nasıra benzer. ya canını acıta acıta üstüne basıp yürüyeceksin; ya da canını acıta acıta söküp atacaksın…
Ö.G ‘un en sevdiğim dizesidir…
Özgür Gümüşyor bana seni hatırlatır her okuğumda 🙂
Özledim seni…
Özlemek seni de, her daim, çok güzel… ama bıktım (: